Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Kırgızistan’da tv100 Genel Yayın Yönetmeni Deniz Gürel’in sorularını yanıtladı.
Papa’nın ölümü ve cenaze töreni için, “Elbette çok önemli bir Papa idi. Birincisi Latin Amerika ülkelerinden bir Papa olması, ve görevi sırasında fakirler ile ilgili olarak çok fazla demeç vermesi önemliydi.Gazze’deki soykırıma karşı sesini yükselten dünyadaki ender liderlerden birisiydi. Ruhani lider olsa da, Vatikan’ın lideri olarak da çok sempati topladı. Çok kalabalık bir törendi, Avrupa’dan çok büyük katılım vardı.Tarihi bir toplantıydı.” ifadelerini kullandı.
Deniz Gürel, Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkelerin Güney Kıbrıs’a elçi atamasını Kurtulmuş’a sordu. Kurtulmuş, yaşanan olayın Türkiye’yi rahatsız ettiğini belirterek, “Türk devletler yakın dönemde telafi edecektir” dedi.
“Kuzey Kıbrıs Türk tarafı uluslararası alanda tanınmıyor. Bunun için şu anda Kırgızistan’da KKTC’nin temsilciliği var, temsilcilik açılabilir. Yakın ülkelerden birisinin büyükelçisi oralar akredite edilebilir. Ortak kültürel programlar yapılabilir.”
Kurtulmuş yapay zeka ile ilgili sözlerinin çarpıldığını belirterek doktora tezine atıf yaptı.
“Meşhur bir örnek var ya, sarhoş olduğunuz halde namaza yaklaşmayın. Bunlar namaza yaklaşmayın kısmını almışlar, ilk kısmını almamışlar. Allah insaf versin, vicdan versin diyeyim.Kötü niyetli bir yaklaşım.Biraz benim ne uğraştığıma dikkat etsinler” diyen Kurtulmuş, “Teknolojik gelişmeleri Türkiye’nin yakinen takip etmesi gerektiğini anlatıyorum. Yapay zeka insanın yerine geçmeyecektir. Duyguların karşılığı yapay zeka ile olamaz.Bazı mesleklerin ortadan kalkacağı, geniş kitlesel işsizliklerin oluşabileceği gibi eleştirilerde bulunuyorum.Burada eleştirdiğimiz şey yapay zeka değil. Hatta böyle bir formun düzenlenmesinin faydalı olacağını, böyle gelişmeleri Türkiye’nin takip etmesinin şart olduğunu anlatıyorum.” açıklamasını yaptı.
Kurtulmuş, “Önce kendimde kusur buldum, sonra baktım ki mesele tam olarak sarhoşken namaza yaklaşmayın meselesidir.” dedi.
Sanki Güney Kıbrıs’tan başka kimse yokmuş gibi, yani bizim Türk devletini yok sayan bir karara imza atıldı?
Kurtulmuş Terörsüz Türkiye süreci ile ilgili soruya tedavisi devam eden Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’e geçmiş olsun dileklerini ileterek başladı ve sürece büyük katkılarının olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, “Sürecin planlandığı gibi gittiğini görüyoruz. Süreci baltalamak, zehirlemek isteyenler olacak. Burada da çok dikkatli şekilde hareket ediliyor.
Geçmiş dönemler ile kıyasladığınızda devletin kurumlarının çok daha hazırlıklı ve çok daha ciddi bir şekilde meseleye yaklaştığını görüyoruz. Ben ilk andan itibaren bu sürecin başarıyla sonuçlanacağına inanlardan birisiyim. Ama çok emek istiyor. Çok dikkat istiyor. Herkes yüz düşünüp bir konuşsun. İmralı’dan ilk açıklama geldi, ardınsan süreç devam etti.
İlk inisiyatifi Sayın Bahçeli ve Sayın Cumhurbaşkanı aldı. Çağrıdan sonra ikinci adımının gerçekleşmesi lazım. O da örgütünün tüm unsurları ile silah bıraktığını açıklamasıdır.
Bunun tabi ki bir takvimi var. Ama bununla ilgili ben bir şey söyleyemem. Nihayetinde İmralı nasıl ki ilk açıklamayı yaparak kendisi ile ilgili kısımda adım attıysa, şimdi onun cevabını da örgütün tüm bileşenleri verecek. Biz silahı bıraktık diyecekler. Ben bunun kısa bir süre içinde sonuçlanacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, sürecin netleşeceği süre ile ilgili “benim elimde olsa hemen şu anda bu açıklamanın yapılmasını arzu ederim” şeklinde konuştu.
Yeni Anayasa ile ilgili Kurtulmuş, “Konuyla ilgili partilerle görüşmeler yaptık. Oldukça olumlu bir hava vardı. Anayasalar toplumsal taleplerin bir gerekliliği olarak ortaya çıkar. Tüm partiler tarafından Anayasa değişikliği talep edilmiş. Tam zamanı olduğunu düşünüyorum. Daha fazla geciktirmemek gerekir. Sivil, demokrat, kapsayıcı olacak…” dedi.
